Arykanda
Arykanda Antik Kenti Finike Elmalı Karayolu üzerinde Arif Köyü sınırları içinde yer alır. Finike´ye 30 km uzaklıktadır.
Günümüzde kazı, bakım ve temizlik çalışmaları süren antik kent kat kat teraslara kurulmuştur. Arykanda Antik Kentinin tümünü gezmek için yaklaşık 1 saat zaman ayırmak gerekiyor. Muhakkak gezilmesi görülmesi gereken Antalya yöresindeki önemli antik kentlerden biridir.
Arykanda Antik Kenti´nin ismi Likya dilinde "Ary-ka-wanda", "yüksek kayalığın yanındaki yer" anlamına gelmektedir. Kentin adının filolojik açıdan yerli Anadolu dilini yansıtması, bölgenin en eski şehirlerinden biri olduğunu göstermektedir.
Şehir tarihinin İ.Ö. 5.y.y. dayandığı sanılmaktadır.
Mesafe (Tahmini Süre): 150km (2sa 30dk)
Finike
Eski ismi Phoenicus, Fenikeliler tarafından M.Ö. 500’lerde, liman kenti olarak kurulmuştur. M.Ö. 2. Bin yıldan beri var olduğu arkeolojik araştırmalar neticesinde kanıtlanmıştır.
Dünyaca meşhur portakalı, doğası ve tarihiyle Finike Antalya’nın pek bilinmeyen saklı kalmış ilçelerinden biri...
Kaliforniya Üniversitesi’nin yaptığı bir araştırmaya göre Finike portakalının dünyanın en lezzettli portakalı olarak bilinen Kaliforniya portakalından daha kaliteli olduğu tesbit edilmiştir.
Portakal bahçeleri, tertemiz plajı ve turkuaz koylarıyla gürültüden uzak, insana huzur veren Finikede gezinizde çekirdeksiz, sulu ve tatlı portakallardan bol bol yiyeceksiniz.
Mesafe (Tahmini Süre): 122km (2sa 5dk)
Gelidonya Feneri
Türkiye´nin en güzel yürüyüş rotalarından birisi: Gelidonya Feneri Tarihi Likya Yolu´nda bulunan Gelidonya Feneri, Türkiye kıyılarının en yüksek fenerİ olma özelliğini taşıyor.
Akdeniz´in çam ve adaçayı kokulu ormanı ile masmavi suları arasında kalan Gelidonya Feneri, manzarasıyla da bölgenin en etkileyici alanlarından biri olarak nitelendir.
Mesafe (Tahmini Süre): 115km (2sa 30dk)
Limyra
Turunçova ve Sahilkent Beldeleri sınırlarında yer alan Limyra Antik Kenti, Toçak Dağı’nın güney eteklerinde, genellikle erken dönem yapıların yer aldığı akropol ile onun hemen güneyinde, şimdi karayolu ile ayrılan düzlükte Roma ve Bizans Çağı surları içinde kalan alanı kapsamaktadır. Limyra’nın adı, Likçe yazıtlarda “Zemuri” olarak geçer. Bu da şehrin en azından İÖ 5´inci yüzyıldan itibaren yerleşim gördüğünün kanıtıdır. Şehrin en aktif dönemi, İÖ 4´üncü yüzyılın ilk yarısında Likya Kralı Perikle zamanıdır ki bu dönemde Limyra, Likya’nın başkenti durumundadır.
Limyra, Likya Bölgesinin en çok kaya mezarına sahip kentlerinden biridir. Antik kentte dört yüzü aşkın kaya mezarı yer almakta ve çoğu mezar Likya dilinde yazılmış kitabeleriyle ismen bilinmektedir.
Mesafe (Tahmini Süre): 121km (2sa 10dk)
Myra Demre
Aziz Nicholaos’ın piskoposluk yaptığı ve bu nedenle tüm Orta Çağ boyunca ününü sürdüren Myra önemli bir Lykia kenti olup ismi "Yüce Ana Tanrıçasının yeri" anlamına gelmektedir. Lykia dilinde "Myrrh" olarak geçen Myra, Demre ovasını kuzeybatıdan çeviren dağların denize bakan yamacına kurulmuştur.
Önceleri bugünkü kaya mezarlarının üzerindeki tepeden kurulan şehir daha sonraları aşağıya inerek genişlemiş ve Lykia’nın çok önemli altı büyük kentinden birisi olmuştur. Kentin M.Ö. IV. yüzyılda basılan ilk sikkesi üzerinde ana tanrıça kabartması vardır.
Antik kaynakların M.Ö. I. yüzyıldan itibaren Myra’dan bahsetmelerine rağmen, kaya mezarlarından ve bastıkları sikkelerden, şehrin en az M.Ö. V. yüzyılda var olduğu anlaşılmaktadır.
Mesafe (Tahmini Süre): 154km (2sa 45dk)
Olympos
Antalya’nın Kumluca ilçesinde, Olympos Milli Parkı sınırları içinde yer alan Olympos Antik Kenti, Tanrılar Kenti olarak anılıyor. Çam ormanı içinde yer alan antik kentte bir yandan tarihi koklarken bir yandan kendinizi turkuaz sularda yüzerken bulabiliyorsunuz. Olympos M.Ö 2. yüzyılda Seleukoslar tarafından kurulmuş. Kesin kuruluş tarihi bilinmiyor ama M.Ö 167-168 yıllarında basılan Likya Birlik sikkelerinde adı geçiyor.
Olympos Antik Kenti’nin günümüze ulaşan kalıntılarının çoğu Helenistik, Roma, Bizans dönemlerine ait. Orman içinde yer alan antik kent, hem tarihi koklayacağınız hem de turkuaz rengi sularda yüzebileceğiniz eşsiz güzellikte bir yer. Kentin içinden Akçay (Olympos Çayı) akıyor. Olympos Çayı’nın güney yakasında Güney Nekropolü, Alkeltis Lahdi, surlar, tiyatro, hamam var. Kuzey yakasında Kuzey Nekropolü, Roma tapınağı, anıtsal mezar, mozaikli yapı, liman anıt mezarları, kaptan Eudomos lahdi ve Ceneviz kalesi var. Olympos Antik Kenti Antalya’ya her gelen ziyaretçinin günübirlik de olsa mutlaka görmesi gereken bir doğa ve tarih harikasıdır.
Mesafe (Tahmini Süre): 97km (1sa 50dk)
Aziz (St.) Nikolaos Kilisesi
Demre de bir köyde fakir bir adam ve üç kızı yaşarmış. O günlerde bir genç kızın çeyizi ne kadar büyükse, evlilik şansı o derecede artarmış. Eğer hiç çeyizleri yoksa, kızlar köle olarak verilirmiş. İşte bu fakir adamın kızlarının hiç çeyizi olmadığı için köle olarak satılmak üzerelerdir. Bir gün bu fakir adamın evinin penceresinden üç kese altın atılır. Bu keseler kurumak üzere sobanın önüne konulan ayakkabıların yanına düşer. Bu altın keselerinin Aziz Nikolas tarafından atıldığı ortaya çıkar. Bu, şimdilerde çocukların Aziz Nikolas’ın, yani Noel Baba’nın hediyelerini özlemle beklerken uydukları bir gelenek haline gelir.
İ.S. 245 yılında Fethiye yakınlarında Patara kentinde doğan St.Nicholas ölümü olan İ.S. 326 yılına değin Anadolu’da yaşamış bir azizdir. Yaptığı yardımlarla çevresinde sevgi bağı oluşturan St.Nicholas, denizcilerin ve çocukların koruyucusu olarak Noel Baba adı ile bu güne değin yaşatılarak efsaneleştirilmiştir. Öldükten sonra Demre’de gömülmüş ve adına kilise yaptırılmıştır.
Mesafe (Tahmini Süre): 155km (2sa 45dk)
Phaselis
Eski Çağ’ın ünlü liman kenti Phaselis, M.Ö. 7. yüzyılda Lakios önderliğinde Rodoslu koloniciler tarafından kurulmuş. Kuruluşundan bir yüzyıl sonra tüm Anadolu kentleri gibi Pers egemenliğine giren antik yerleşim bir süre Delos Deniz Birliği’ne üye olsa da M.Ö. 333 yılında Büyük İskender’e teslim olmuş.
Antik kentteki limanlar kuzey, merkez ve güney liman olarak adlandırılıyor. 3 limanının sağladığı zenginlik nedeniyle tarihi boyunca korsan saldırılarına maruz kalan kent, M.S. 2. yüzyılda Roma İmparatorluğu tarafından ele geçirilmiş ve hemen ardından Lykia Birliği’ne katılmış.
Roma idaresindeyken imparatorların ziyaret ederek onurlandırdıkları antik yerleşim, Bizans döneminde piskoposluk merkezi unvanını almış.
Mesafe (Tahmini Süre): 70km (1sa 15dk)
Adrasan
Cennetten bir köşe yapmışlar, adını Adrasan koymuşlar.
Adrasan (Çavuşköy), çevresi çam ağaçları ile kaplı muhteşem bir koy. Denizi, kumu ve ormanlarıyla son derece ilginç doğal güzellikleri barındırıyor.
Musa Dağı’nın eteklerinde, saklı bir cennet olan Sazak Koyu, dik bir yamacın arkasına saklanmış Ceneviz Koyu ile sırt sırta bulunmaktadır. Bunlara eşlik eden Yalancı Koy ile birlikte, adeta muhteşem üçlü oluştururlar. Koyun arkasındaki geniş ormanlık alanda, Adrasan’a kadar uzayan bir orman yolu vardır. Ulaşım çoğunlukla tekneler ile sağlanır. Koyda yüzerken deniz kaplumbağları ve çeşitli balıklar size eşlik etmektedir. Bu gezilerde varsa yanınıza deniz gözlüğü, şnorkel ve palet almayı unutmayınız.
Mesafe (Tahmini Süre): 107km (1sa 50dk)
Suluada
"Türkiye’nin Maldivleri" olarak bilinen Suluada Adrasan mevkiinde yer almakta olan bir Akdeniz adasıdır. Antalya Körfezi’nin en batı ucu olan Gelidonya Burnu’na yaklaşık olarak 7 kilometre uzaklıkta bulunur. Akdeniz’de görebileceğiniz en güzel turkuaz sulara sahiptir. Birçok canlıya yuva olan ve biyoçeşitlilik açısından zengin bir bölge, tarih boyunca suyunun şifalı olduğuna inanılıyor. Bu kadar popüler olmasındaki sır, deniz suyu ve kumun renginde yatıyor, adaya yalnızca deniz yoluyla ulaşım sağlanıyor.
Mesafe (Tahmini Süre): 120km (2sa 20dk)
Akseki Koyu
Akseki koyu, Adrasan’a yakın yüz ölçümü en geniş koydur. Deniz tarafından baktığınızda koyun sağ tarafı alçak, Sol tarafı ise yüksek kayalıklarla çevrelenmektedir. Adını beyaz renkli bıçak gibi sert bir alet ile kesilmiş gibi duran dik yamaçlı kayalıklardan almıştır. Civarda bulunmayan şahane ince kuma sahip muhteşem bir plajı vardır.
Etrafı ise tamamen kızıl çam ağaları ile çevrilidir. Eski çağlardan ince deniz kumunun peeling etkisi ile cildi güzelleştirdiği bilinmektedir. Her daim çarşaf gibi bir denize sahip olan koy şiir gibi bir güzelliği sahip muhteşem bir koydur.
Akdeniz sahil şerinde Olympos ve Adrasan arasında yer almakta, Adrasan’a en yakın koylar arasındadır. Akseki koyuna ulaşım Adrasan’dan tekne ile ulaşımı mümkündür.
Mesafe (Tahmini Süre): 108km (2sa)
Ceneviz Koyu
Ceneviz koyu Akdeniz sahil şeridi boyunca göreceğiniz bakir kalmış koylardan biridir. Temizliği ve berrak suları ile kendini hayran bırakan koy Adrasan ve Olympos arasında bulunmaktadır. Kara yolu ulaşımı bulunmayan Ceneviz koyuna Adrasan’dan kalkan tekneler ile ulaşmak mümkündür. Rivayete göre eskiden Akdeniz korsanların sığınaklığını yapmıştır.
Çevresinde neredeyse hiç doğal olmayan ışık kaynağı olmamasında dolayı, geceleride muhteşem bir yıldız manzarası izlenebilen koy, gündüz ayrı gece ayrı bir haz vermektedir. Ceneviz koyu tekne turu bu güzellikleri gözlerinizle görmeniz açısından mutlaka çıkmanız gereken bir deneyimdir. Hayatı keyifli biçimde yaşayan doğa severlerin tabiat ile dost olanların unutamayacakları bir görseldir.
Mesafe (Tahmini Süre): 97km (1sa 50dk)
Korsan Koyu
Hiç el değmemiş ve çamların arasına adeta kendini gizlemiş bu koyun adı Korsan. Bir tarafı Adrasan, bir tarafı Olimpos, biraz yukarısında da Gelidonya Feneri ile çevrili Korsan Koyu Antalya’nın saklı cennetlerinden biri. Doğası ve denizinin rengiyle harika bir koy.
Mesafe (Tahmini Süre): 116km (2sa 10dk)
Simena
Kale Köyü eski Simena antik kenti üzerine kurulmuştur. Bulunan yazıtlardan kentin tarihini M.Ö. IV. yüzyıla kadar indirebiliyoruz. Simena kalesi Orta Çağ´da kullanılmıştır.
Orta Çağ surlarının oluşturduğu iç kalede, kalıntıları birkaç bloktan ibaret olan bir tapınak ile bu tapınakla irtibatlı bir stoada yer almıştır. Ayrıca yine kale içinde, doğal kayaya oyulmuş 7 oturma sırası ile 300 kişilik bir tiyatro yer alır ki bu, Lykia şehirleri içinde en küçük tiyatrodur.
Kaya mezarının üzerinde, düzgün bloklardan oluşan Roma Devri duvarı ve onun üzerinde de mazgalları ile geç devir suru vardır.
Mesafe (Tahmini Süre): 209km (3sa 40dk)